Trafik Kazası Yaptım

Cuma günü eve dönerken trafik kazası yaptım. Ben yapmadım aslında ama…

Trafik Kazası

İşten çıktım, eve dönüyorum. 200 – 300 metre falan kaldı. Sol taraftan bir motor geldi, şoför kapısından çarptı. Motoru kullanan çocuk yere düştü.

Kaza sonrası arabadan indim hemen. Motoru kullanan çocuk kendisi kaldırıma gitmiş, oturmuş. “İyi misin?” diye sordum. İyi olduğunu söyledi.

Hemen 112’yi aradım. Polis ve ambulansı onlar yönlendiriyor. “Kaza var, biraz geç gelebilir” dediler.

Oradakilerden bir kadın su getirmiş, su falan ikram etti. Gerçi ben içmedim ama çocuk içti. Epey korkmuştu çocuk, elleri titriyordu.

Önce normal polis geldi. (Normal polis dediğim karakol polisi, trafik polisi değil.) Benim bilgilerimi aldı. Sıra çocuğun bilgilere geldi.

Motor trafiğe kayıtlı değil, plakası yok. Çocuk reşit değil, ehliyet yok. Ve bir süre sonra öğrendiğim üzere bu çocuğa pidecide kuryelik yaptırıyorlar.

Hop, pideciler de geldi. “Motoru kullananı başkası yapalım, öyle yapalım, böyle yapalım.” Kesin olarak reddettim. Neymiş çocuğun bir şeyi yokmuş. Onlara söylediğimi aynen yazıyorum: “Siz doktor musunuz?”

Kaza olmuş. Gencecik çocuk var, adamlar ceza yiyeceklerini düşünüyor. Görünürde bir şey yoktu ama ya sonra fenalaşsaydı. Kim alacak bunun sorumluluğunu üzerine?!

Ambulans geldi çocuğu hastaneye götürdü. Bu arada trafik polisleri de geldi. Fotoğraflar çekildi, normal polislerden bilgiler alındı, yeni bir şeyler dolduruldu. Alkol kontrolü falan yapıldı.

Bu bizim pideciler bu işler olurken motora sigorta yaptırdı. İşgüzar polis baktı sigorta saati 17:32. 112’yi aradı, “size telefon kaçta geldi” diye sordu. 17:06 yanıtını alınca sigortasız muamelesi yaptı.

Trafik polisleri gitti, ben normal polislerle karakola gittim. Prosedür böyleymiş, yaralı için doktor sağlık raporu verene kadar karakolda kalıyormuşsun. Kaldım.

Arada ifadem falan alındı. Saat 19:00 gibi nöbet değişimi oldu. Yeni polisler geldi. Ordan çıkana kadar bahçede mecburi bekleme.

Hastaneden haber geldi, polisler çocuğun ifadesini almaya gittiler. Geri geldiklerinde yanlarında çocuk ve annesi de vardı. Anneye “geçmiş olsun” dedim ve durumu anlattım. Delikanlı çocuk, doktor görmeden olmayacağını söyledim. Hak verdi sağ olsun, evladı sonuçta.

Saat 21:30’a kadar karakolda bekledim. Arada polislerle sohbet ettim. Çay falan ikram ettiler. Vatandaşa çok kibar davranıyorlar. Sadece kendimle ilgili değil, gelip gidenlerden bunu gözlemledim.

Ben çıktığımda daha çocuk ve annesi çocuk şubeye gideceklerdi. Onların işi bir yarım saat daha sürmüştür.

Eve döndüm. Kasko şirketini aradım, çekici gönderdiler. Arabayı kaza yerinde kenara çekmiştim. Neyse o gitti.

Dün servisten aradılar. Kasko poliçesi ve bir kaç evrakla servise bekliyorlar tamir başlaması için. Sol ön kapı, sol çamurluk,.. Sol taraf iptal. Benim araba çıkana kadar kasko bir araba verecek, o da yarın olur sanırım.

Kaza Allah tarafından gelen, ona yapacağımız bir şey yok. Ama ya bu motor tepesinde gezen çocuklar. İzmir bunlarla dolu. Bunlara bu şekilde müsaade eden ailelere ne demeli?

Bu kadarla atlattığımıza şükür, verilmiş sadakamız varmış.